OnlinEdebiyat
Online Türk Edebiyatı
IspanyolDiliveEdebiyati
İspanyol edebiyatı, 1000 yıllarına doğru, lirik karakterli küçük şairane hikâyelerle başlar. Rönesans
akımının İspanya'da kuvvet bulması ile en üstün devrini yaşar. İspanyol edebiyatı başlıca şu bölümlere
ayrılabilir.
1. Başlangıç devri (X. yüzyıla kadar)
Bu devrede, halk şairleri tarafından ve herkesin önünde söylenen kahramanlık hikâyeleri, başlıca ürünler arasındadır.
2. (Rönesans devri XVI. - XVII. Yüzyılar)
İspanya'da Rönesans devrimlerinin en ünlü sanatçıları XVI. yüzyılın ikinci yarısı ile XVII. yüzyılın ilk
yarısında yetişmişler ve bu sanatçılarla İspanyol Rönesans'ı en parlak çağını yaşamıştır. Bu devrede,
lirik şiirin yanında roman ve tiyatro türleri çok gelişmiştir. Lirik şair olan Herrara, yalnız İspanyol
edebiyatının değil, dünya edebiyatının da en büyük romancılarından sayılan Cervantes, İspanyol
edebiyatının en büyük piyes yazarı sayılan ve 2200 kadar piyes yazmış olan Lope de Vega, Caldeion, Tirso de Molina, Rönesans devrinin ünlü sanatçılarıdır. İspanyol yazarlar Rönesans devrinde daha çok roman ve tiyatro türlerinde eser vermişlerdir. Rojas, Celestina (1499 ve 1526) adlı romanında pek çok engeller sebebiyle kavuşamayan iki sevgilinin başından geçenleri konu edinir. Hem İspanya'da hem de Avrupa'da gerçek dışı kişilerin kahramanlıklarını ve aşklarını konu edinen abartılı pek çok şövalye romanı yazılmıştır. Ayrıca çobanların gerçek dışı aşk ilişkilerini konu edinen çoban romanları da yazılmıştır.İspanya'nın bu dönemdeki en önemli roman yazarı Cervantes (1547-1616)'tir.Cervantes'in Don Kişot (1605) adlı romanı modern romanın başlangıcı sayılmaktadır.Cervantes, gerçekle hayalin çatışması temeline kurulu olan romanda şövalyeliğin eleştirisi ve yergisinin yanında insan gerçeğinin pek çok boyutlarına yer verir.Tiyatroda ise Lope de Vega (1562-1635) en önemli isimdir.
3. Romantizm devri (XIX. yüzyılın ilk yarısı)
Rönesans devrinde ünlü sanatçılar yetiştirerek en parlak çağını yaşayan İspanyol edebiyatı. XVIII. yüzyılda gerilemiş ve XIX. yüzyılımı ilk yarısında bir canlılık kazanmıştır. Romantizm akımının etkisi altında, çoklukla şiir ve tiyatro türlerinde eserler verilmiştir.
4. Realizm devri (XIX. yüzyılın-ikinci yarısından sonra)
İspanyol edebiyatında, XIX. yüzyılın ikinci yarısından itibaren Realizm akımının etkisi modern dram,
komedya türlerinde eserler vermişlerdir. Modern İspanyol romanının kurucusu sayılan Fernan Caballero, Peres Galdosy Unamuno, Blasco İbanez ünlü sanatçılardır. En önemli realist yazar Miguel de Unamuno (1864-1936)'dur. Yaşamanın amacı, insanın sonsuzluk ve ölümsüzlük arzusu gibi temalara ağırlık vermiştir. Sis adlı romanı önemlidir.
5. 20. Yüzyıl İspanyol Edebiyatı
Bu yüzyılın en önemli iki şairi Juan Ramon Jimenez (1881) ve Federico Garcia Lorca (1899-1936)'dır. Jimenez'in şiirlerinde eski Endülüs İslâm uygarlığının kalıntılarının izlerine rastlamak mümkündür. Şiirde mısranın önemsizliğine inanır. Manzum hikâyelere ve mensur şiire önem vermiştir. Lorca, halk kültür ve edebiyatından, folklordan yararlanmıştır.
İspanyol Dili ve Edebiyatı Bölümü
Programın Amacı
İspanyol dili ve edebiyatı programın amacı, İspanyolca bilgisi ve İspanyol edebiyatı konusunda bilgi ve beceri kazandırmaktır.
Programda Okutulan Belli Başlı Dersler
İspanyol dili ve edebiyatı programında İspanyolca’nın yapısı, gramer özellikleri, kelimelerin kökeni ve diğer dillerle ilişkileri ile İspanyol edebiyatı ürünlerinin üslup ve tema özellikleri konusunda eğitim verilir.
Gereken Nitelikler
İspanyol dili ve edebiyatı programında başarılı olabilmek için genel akademik yeteneğin yanı sıra sözel yeteneğe, güçlü bir belleğe sahip ve yabancı dil öğrenmeye hevesli ve edebiyata ilgili olmak gereklidir.
Mezunların Kazandıkları Unvan ve Yaptıkları İşler
İspanyol dili ve edebiyatı programından mezun olanlara “Filolog” unvanı verilmektedir. Mezunlar mütercim/tercüman olarak görev yapabilirler. (Bu konuda ayrıntılı bilgi için Mütercim-Tercümanlık programına bakınız )
Çalışma Alanları
İspanyol dili ve edebiyatı programını bitirenler İspanya elçiliğinde, İspanya ile ticari ve kültürel ilişki içinde olan kuruluşlarda görev alabilirler. Ancak çağımızda uluslar arası iletişim genellikle İngilizce ile yürütüldüğünden, bunun dışındaki dillere pek gereksinim duyulmamaktadır